Geçtiğimiz hafta AK Parti İl Başkanı Kadem Mete’nin Belediye Başkanı Osman Gürün’ü Çevre ve Şehircilik Bakanı’na ‘otel rezervasyonu olmayanları ilimize sokmayalım’ dediği için, “belediyecilik görevini yapacağı yerde vatandaşlarımıza yabancı ülke vatandaşı muamelesi yaptığını” eleştirisini ve CHP İl Başkanı Adem Zeybekoğlu’nun buna cevaben “Denetim mekanizması da ne yazık ki Büyükşehir veya ilçe belediyelerimiz değildir.”, “Muğla yol geçen hanı değildir.” içerikli basın açıklamasını aktarmıştım. “Yani yine iş Araf’ta; İdari sistemimizdeki sorun yine adım atılmasını engelliyor/kilitliyor. Yerel yöneticiler ellerindeki yarım yamalak icra yetkisiyle adım atamadıklarını söylerken merkezi iktidarı elinde bulunduran AK Parti’de bunu avantaja çevirmeye çalışıyor.” eleştirisiyle bağlamıştım.          airbnb sistemi nedir? Kendi sitesi “airbnb.com.tr”da verdiği bilgiyle: 192 ülkede 33 bin şehirde 800 binin üzerinde kiralık mekan seçeneği sunan yüzmilyonlarca insana hizmet veren bir şirket. 2008 yılından beri faaliyette ve artık aynı hizmeti sunan başka firmalar da var. Kısaca oturduğunuz evi yada evinizin odalarını kiraya verebileceğiniz bir web hizmeti. Konukların verdiği kiranın yüzde 6 ila 12’sini, ev sahibi gelirinin ise yüzde 3’ünü komisyon olarak alıyor. Birçok ülkede de evin bulunduğu yerdeki belediye için de komisyon alıyor. Tabii öncelikle o ülke yasalarında belediyelerin bu komisyonu talep edebilme yetkisinin olması gerekiyor. Ülkemizde belediyeler böyle bir vergilendirme yetkisine sahip değil. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın yada başka bir merkezi erkin bu konuda bir düzenlemesi de yok. Sistemin ülkemizde uygulamaya girmesi, Türkiye’de ev satın alıp airbnb üzerinden kiraya veren yabancılarla oldu. Önce otelciler kıyameti kopardılar ama sonra onlar da “buraya gelen müşteri profili zaten bizim otelimize gelmez” diyerek başka bir çözüm buldular; Otelcilerin bir kısmı villalar yapıp sisteme dahil oldular. Olaya emlakçılar da dahil olup kiralık ev toplamaya başladılar. Muğla, ülkemiz turizminin en hareketli illerinden. Yaz aylarında küçücük beldelere bile binlerce insan gelir. Bu nüfus yoğunluğunun yükü belediyelerdedir. Belediyeler hizmet verebilmek için konaklama tesislerinden farklı kalemlerde vergi alırlar ama “konaklama tesisi” olarak tanımlanmayan kiralık evlerden farklı su parası, temizlik vergisi bile alamıyorlar.          Geçtiğimiz Kurban Bayramı’nda Marmaris Belediye’si 3 yerine günde 9 kez çöp toplamak zorunda kaldıklarını ifade ediyor ama ekstra bir gelirleri yok. Kimi belediyeler çözüm arayışına girdi ama yetkisizlik dolayısıyla çözüm bulamadıkları gibi belediyelerin ne yapıp yapamayacağı konusunda bilgi sahibi olmayan yabancılar bazı kötü niyetli emlakçılar tarafından istismar edilmeye başladı. Artık Otelcilerden, emlakçılardan, ev sahiplerinden sisteme itiraz eden kalmadı. Mağdur olansa belediyeler ve belediye gelirleri buraya sarf edildiği için eksik hizmet alan kent sakinleri.          Vergi ve Güvenlik İzmir ilçelerinde “ev pansiyonculuğu” üzerine giden belediyelerle vatandaş arasında ciddi sıkıntılar yaşanmıştı. Hürriyet Gazetesi’nden Mustafa Oğuz 15 Mart 2017’de “Ev pansiyonculuğu için yönetmelik çağrısı” haberinde yaşanan sorunları işlemişti. Ev pansiyonculuğunun vergi ve güvenlik boyutları açısından ciddi sorunları vardı ve bu yüzden devlet konuyu ciddiye alıyordu. Bu arada geçen sezon yine belediyeleri mağdur edici bir gelişme oldu; Maliye: “Vatandaş ‘gayri menkul sermaye iradı’ (yani ev kirası geliri) olarak vergisini öderse gerisi bizi ilgilendirmez” dedi. Emniyet de Kimlik Bildirim Sistemi’ni geliştirerek günü birlik kiralamalara da bildirim zorunluluğu getirerek kendi açısından sorununu çözdü. Tartışma ortadan kalktı. Bu konudan muzdarip belediyeler çoğunlukla Güney sahillerimizde ve CHP’li. Bakanlıklar herhalde “airbnb” yada “Turizm Vergisi” diye birşeyi benden duymayacaklardır. Bakalım belediyelerin bu feryadına ne zaman kılları kıpırdayacak.