Ortaca'nın, dünyaca ünlü kral mezarları, Dalyan Kanalı, Caretta Caretta kaplumbağaları, çamur ve kükürt banyosu ile gözde tatil destinasyonu Dalyan, her mevsim turizm için yapılan çalışmalara alternatif olarak dijital göçebelerin ilgisi çekiliyor. İş dünyasında pandemi ile başlayan uzaktan çalışma kavramının popülerleşmesi ile birlikte ‘Dijital Nomad’ yani ‘Dijital Göçebelik’ adıyla başlayan turizm akımının Muğla’da alternatif turizm projesi olarak hayata geçirilmesi amacıyla çalışmalara başlandı. Dijital göçebeleri Ortaca Dalyan’a çekebilmek için İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü yürütücülüğünde çalışmalara başlandı. Ortaca Belediyesi ve YDA Dalaman Hava Limanı İşletmesinin ortaklığında yürütülen çalışma ile özellikle düşük sezondaki doluluk oranlarının arttırılması, turizm çalışanlarının da sürekli istihdam edilebilmesi hedefleniyor. Dijital Göçebeler en az 2 hafta en çok ise 6 ay bulundukları bölgede kalmayı tercih ediyorlar. Çalışırken gezmeyi, eğlenmeyi ve yeni kültürler tanımayı tercih eden bu yeni nesil çalışanların Dalyan’a gelmesi ile bölgedeki yaz turizmine alternatif yeni bir turizm kaynağı oluşacak. Muğla Valiliği himayesinde Muğla İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü tarafından yürütülen projenin ortakları arasında Ortaca Kaymakamlığı ve Ortaca Belediyesi bulunuyor. Projenin iştirakçileri arasında YDA Dalaman Havalimanı İşletmesi, Muğla Ticaret ve Sanayi Odası, Dalyan Otelciler Birliği, Ortaca İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü, proje destekçileri arasında da Dalyan Turizm Tanıtım, Sosyal Gelişim ve Eğitim Vakfı (TUSEV), Dalaman, Ortaca, Köyceğiz Turistik Otelciler ve Turizm İşletmecileri Birliği (DOKTOB) bulunuyor. Ortaca Belediyesi'nin ev sahipliği yaptığı projenin hem Muğla geneline hem de ulusal düzeye yaygınlaştırılarak ülkemize yeni bir turizm politikası kazandırılması planlanıyor. Özellikle saat farkı az olan Avrupa ülkelerindeki dijital göçebelerin rotası bölgeye çevrilerek Dalyan bölgesinin markalaşması sağlanması amaçlanıyor. ‘İlki gerçekleştireceğiz‘ Ortaca Belediye Başkanı Alim Uzundemir dijital göçebelik ile ilgili, "Dijital göçebe dünyada revaçta olan bir turizm. Fakat Türkiye’de hiç olmayan bir turizm, Ortaca Belediyesi olarak projemizi yaptık. Kaymakamlığa ve Valimizle görüştüğümüzde bu projenin çok güzel olduğunu ve desteklediklerini, destekleyeceklerini söylediler ve hakikatten desteklerini esirgemediler. Biz ilki gerçekleştireceğiz. Dijital göçebe ne demek öncelikle onu da söyleyeyim. Şimdi bu pandemi döneminde daha çok revaçta gelen bir turizm kolu. İnsanlar işyerlerine gidemiyorlar ve bilgisayar üzerinden iş yerlerine değil de evlerine çalışıyorlar. İşte biz bunu hem turizme kazanç elde etmek için hem de böyle keyifli bir ortamda, keyifli bir alanda onları çalıştırmak için buraya davet ediyoruz. Hem ülkemiz kazanıyor, hem ilçemiz kazanıyor, hem çalışan kazanıyor" şeklinde konuştu. "Doğasının yanı sıra tarihi ile de ön planda olması gereken bir kent" Başkan Uzundemir, ‘Arkamızda gördüğünüz gibi Kaunos harabelerimiz var, Kanuni Sultan Süleyman Rodos seferine buradan çıktığı söylenir Dalyan’a girmeden önce Okçular diye bir mahallemiz var. Kanuni Sultan Süleyman Okçuların orada konakladığı söylenir. Sarıgerme diye Lidyalıların yaşadığı bir bölge var. Alman bir arkeoloğun söylediğini ben size burada aktarabilirim. İlk gümrük deniz gümrüğü olduğu yer olarak belirlenen bir yer. Yer altı şehrimiz var yine Sarıgerme bölgemizde doğasıyla, deltasıyla, yemeğiyle Akdeniz ve Ege’nin birleştiği bir bölgedeyiz. Kaplumbağaların, nesli tükenen kaplumbağaların yaşam merkezindeyiz’’ diyerek kentin hem muhteşem doğası ile hem de tarihi ile cazibe merkezi olduğunu belirtti. ‘Dijital göçebe projesinin desteklenmesinden çok mutluyuz’ Dalaman, Ortaca, Köyceğiz Turizm Otelciler ve Turistik İşletmeciler Derneği (DOKTOB) Başkanı Yücel Okutur ise "Dijital Nomad Dalyan’da olması bize mutluluk ve heyecan veriyor. Çünkü artık buradaki altyapıdaki bununla ilgili bütün çalışmalar başlamış durumda. Belediye Başkanımız başta olmak üzere Muğla Valimiz Orhan Tavlı olmak üzere hepsi çok ciddi anlamda destek veriyorlar. Bu dostlarımız buraya bundan sonra bilgisayarlarını rahatlıkla alıp gelip hem burada tatil yapacaklar, hem doğayı yaşayacaklar. Dalyan’da bir yılda toplam güneşsiz olan yani bulutlu olan gün sayısı yirmi civarında. Burada dijital bir göçebenin canı sıkılması mümkün değil diye düşünüyorum. Çünkü burada her gün isterse dijital göçebe hem bilgisayarı ile istediği yere ulaşacak aynı zamanda koltuğunun altına alıp gittiği zaman her yerden bu bölgemizin en güzel, mükemmel noktalarını hem gözlemleyecek, en fotoğraflayarak hem de bu konuyla ilgili bilgilerini alabilecektir. O nedenle ben 40 küsur yıldır bu bölgedeyim. Halen daha gidemediğim çok mükemmel, hiç el dokunulmamış koyları, denizleri, dağları ve ormanları var, inşallah ömrüm yeterse oraları da göreceğiz" dedi.