İYİ Parti Genel Merkezi tarafından oluşturulan heyet Marmaris ilçesinde Perşembe günü başlayan ve halen kontrol altına alınamayan yangın bölgesine giderek incelemelerde bulundu.
İYİ Parti heyetinin incelemelerin ardından İYİ Parti Muğla Milletvekili ve Yerel Yönetimler Başkanı Prof. Dr. Metin Ergun bir basın açıkl,aması yaptı.
Ergun açıklamasında, şunları söyledi: 'Son birkaç gündür Türkiye’nin dört bir tarafında yaşanan yangın felaketiyle alakalı olarak görüşlerimizi paylaşmak için karşınızdayım. Konuşmama başlamadan evvel hepinizi saygıyla selamlıyorum. Bu yangınlardan dolayı hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yaralanan ve yangınlardan olumsuz etkilenen tüm vatandaşlarımıza da geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Aynı şekilde, kaybettiğimiz ağaçlar kadar yanan hayvanlar için de tarifsiz bir üzüntü duyduğumu belirtmek istiyorum. Son yılların en büyük felaketlerinden birisi ile karşı karşıyayız. 20 Temmuz 2021 tarihinden bugüne kadar, yani son 10 günde, ülkemizin dört bir tarafında 160’tan fazla bölgede orman yangını çıkmıştır. Bu yangınların bazıları hala kontrol altına alınamamıştır. Yangınlarla mücadelede yetkili olan başta Tarım ve Orman Bakanlığı ile AK Parti iktidarı ise olan biteni seyretmekten başka bir şey yapamamıştır. İktidarın ajandasında kriz yönetimi diye bir şey olmadığı tüm çıplaklığı ile ortaya çıkmıştır. Bu sebeple iktidar, ortaya çıkan bu devasa tahribatın en büyük suçlusu ve sorumlusudur. Zira iktidar yangın söndürme uçak ve helikopterlerini zamanında tedarik etmemiş, var olanları kullanmamıştır. Koca Türkiye Cumhuriyeti AK Parti yüzünden bu yangınlara sadece 3 yangın söndürme uçağı ile yakalanmıştır. Çünkü iktidar bitmiş ve tükenmiştir. Devleti ve kurumları kriz yönetimi için seferber edememektedir. Dolayısıyla iktidar, hem orman yangınları ile mücadeledeki pasif tavrı ve organizasyon kabiliyetsizliği, hem de araç ve ekipmanların hareket geçirilmesi konusundaki vasat performansıyla adeta tel tel dökülmüştür. Milletimizin milyarlarca liralık kaynağını yıllardır saraylara, lükse ve şatafata harcamaktan zerre kadar imtina etmeyen iktidar; Türkiye’nin ciğerlerini, ormanlarını korumak için yeterli kaynak ayırmamış, mevcut kapasiteyi ise atıl bırakmıştır. İktidarın zihniyeti bu olunca felaket de göz göre göre gelmiştir. Bildiğiniz gibi, Türkiye’nin yangınlarla mücadelede göz bebeği kuruluşlarından birisi olan Türk Hava Kurumu ise iktidarın siyasi operasyonlarıyla yıpratılmıştır, hırpalanmıştır. Türk Hava Kurumu’nun uçakları orman yangınlarıyla mücadelede “teknik şartname” oyunlarıyla bir kenarda bırakılmıştır. Türk Hava Kurumu’nu güçlendirmek, filosunu zenginleştirmek ve operasyonel kabiliyetlerini geliştirmek yerine iktidar; Türk Hava Kurumu’nu pasifize etmiştir. Orman yangınları ile mücadelede dünyada çok az kurumun sahip olduğu gece uçuşu yapabilme özelliğine sahip uçaklar, Türkiye’nin ciğerleri cayır cayır yanarken Türk Hava Kurumu’nun 9 uçağı hangarlarda atıl vaziyette bekletilmiştir. Türk Hava Kurumu’nun pilotları ve teknisyenleri de bu süreçte işten çıkarılmıştır. Türk Hava Kurumu AK Parti eliyle pasifize edilince, Rus uçak ve helikopterlerinden medet umulmuştur. Yani Türkiye, AK Parti sayesinde son 3 yıldır yangın söndürme uçağı ve helikopteri olmadan yaz mevsimlerinde orman yangınlarının insafına terk edilmiş durumdadır. Bu politikanın ne akılla, ne mantıkla, ne de matematikle bir izahını yapmak mümkün değildir. Hâlbuki Türk Hava Kurumu ile Tarım ve Orman Bakanlığı’nın mevcut kapasitesi geliştirilebilir ve bu felaketler en az hasarla atlatılabilirdi. Ortaya çıkan orman yangınlarının türlü sebepleri olabilmektedir.- Aşırı sıcaklık ve içinde bulunduğumuz olağanüstü kuraklık koşulları,
- İhmal ve kazalar,
- Kundaklama ve sabotaj,
- Ve Başkanımız Sn. Meral Akşener’in “akıllı yangınlar” olarak nitelendirdiği rant sahası yaratmak için çıkarılan yangınlar bu sebeplerden sadece birkaçıdır.
- Bu hususta bir kez daha ifade etmek isterim ki;
- İlk olarak, iktidara Türk Hava Kurumu konusunda inattan vazgeçmesi ve Türkiye’nin karşı karşıya kaldığı bu krizi bir an evvel bertaraf etmesi çağrısı yapıyoruz.
- İkinci olarak, yangınların ortaya çıkış sebebi konusunda yapılacak soruşturmaların bir an önce tamamlanmasını ve sorumlusu terör örgütleri, kundakçılar veya rant çeteleri, kısacası her kimse en ağır şekilde cezalandırılmasını talep ediyoruz.
- Üçüncü olarak; Tarım ve Orman Bakanı’nın derhal istifa etmesini, istifa etmezse de görevden alınmasını bekliyoruz.
- Ve son olarak, Türkiye’nin dört bir tarafında yangınlardan zarar gören bölgelerde hasar tespit çalışmalarının da bir an önce tamamlanmasını ve devletin yaraları hızlı bir şekilde sarmasını istiyoruz.