MUĞLA (AA) - ALİ RIZA AKKIR/ALİ BALLI - Kum zambakları, koruma çalışmalarıyla çoğalarak Muğla'nın bazı sahillerini süslüyor.
Sıcak iklimi seven ve nadir rastlandığı için Dünya Doğayı ve Doğal Kaynakları Koruma Birliğince koruma altına alınan kum zambakları, çiçek açtığında görsel şölen oluşturuyor.
Muğla'nın bazı sahillerinde doğal şekilde yetişen kum zambakları, çevre dernekleri ile çevreciler tarafından korunuyor.
Kumun yaklaşık 80 santimetre altındaki soğanlarının sökülüp başka yerlere taşınması ve yurt dışına götürülmesi yasak olan zambakları koparan kişilere 387 bin 141 lira ceza kesiliyor. Zambaklara kurum, kuruluş veya işletmelerin zarar vermesi halinde ise bu idari para cezası üç katı olarak uygulanıyor.
Fethiye ilçesinde sahildeki bir restoranın bahçesini doğal olarak süsleyen kum zambakları, işletme tarafından bakılıyor.
İşletme sahibi Şükrü Okka, AA muhabirine, deniz kıyısında doğa dostu bir işletme olduklarını söyledi.
İşletmeyi 6 yıl önce devraldıklarını anlatan Okka, "O zamanlar birkaç tane kum zambağı açıyordu. Korunmasını sağladık ve soğanları artış gösterdi. Koparmak isteyenlere engel olmaya çalışıyoruz. Çoğaldı ve çok güzel oldu. Her yıl da artış gösteriyor." dedi.
Sahilde kendi işletmelerinin bahçesi dışında kum zambağının fazla yaygın olmadığını belirten Okka, kum zambaklarının özellikle turistlerin çok ilgisini çektiğini vurguladı.
Kum zambakları, Bodrum sahillerinde de görülüyor. Zambaklar, etrafı güvenlik bariyerleriyle çevrili alanda koruma altında bulunuyor.
- "Koruma çalışmaları desteklenmeli"
Bodrum'da yaşamını sürdüren ziraat mühendisi Halil Doğan Kanber, Fethiye'den Bodrum'a kadar olan sahil kesiminde yer yer çıkan kum zambaklarının Türkiye'ye özgü olduğunu söyledi.
Bitkinin yurt dışına çıkarılmasının yasak olduğunu ifade eden Kanber, "Kum zambakları, genetik çeşitliliğin sağlanması ve sahillerimizin güzel gözükmesi adına turistik bakımından da önemli. Tohum çeşitliliğinde ve genetik çeşitlilikte katkı sağlaması için koruma çalışmaları desteklenmeli." diye konuştu.
Küresel ısınmanın da etkisiyle çevre yapısı çok bozulduğu için çeşitli hastalıkları ve bitkilerin değişen iklim koşullarına karşı olan dayanıksızlığını gördüklerini anlatan Kanber, bu tip endemik bitkilerin tohum araştırmalarına önemli katkı sağlayacağını kaydetti.